Bir zamanlar lisedeki Özge'ye birileri gelip "altı ay aynı fikir üzerinde çalışacaksın" dese herhalde inanmazdım. Ben kendimi bildim bileli inek bir tip oldum. Ama çalışmanın da bir sınırı vardı canım, sınavdan önce oturur çalışırsın, belki bir gece uykusuz kalırsın, sonra biter gider. Yaaa işte öyle sabırsız bir insanken gittim mimarlığa girdim. Okulun ilk günü hocalar dediler ki "bütün bildiklerinizi unutun, burada başka bir düşünce sistemi var".
----------------------------------------
If someone came up to Özge back in high school and had said "you are going to work on the same idea for six months" i probably would not believe. I have always been a nerd. But man there was a limit to all this studying, you would just study for one night before the exam, maybe sleep a little less, but soon it would be over. Soo being such an impatient person i am, i entered the architecture education. On the first day of university our professors had said "forget everything you know, there is a different system of thought here".
İnanmadık. Çok yıldızlı, pekiyili öğrencileriz ya hepimiz, nasıl olsa bu işi de kıvırırız diye düşündük. Bir haftaya kalmadan dağıldık tabii. Ortaya konan bir sorun var, sen de fikrin ile bir çözüm üreteceksin. Cevap vermen gereken tek soru şu: Neden?
------------------------
Yeah right, we did not believe them. We were such bright students with honorable grades, we thought we would figure out a way. In a week we were devastated. There is a problem, you have to find a solution with your idea. There is only one question to answer: Why?
Hani çocukların sürekli soru sorduğu bir yaş vardır, sizin tüm açıklamalarınıza hep "Neden?" diye tepki verirler. Sizi gıcık etmek için yapmazlar bunu, gerçekten merak eder ve anlamaya çalışırlar. Sorguladıkları süreç her ne ise onu bütün detaylarıyla kavramak için uğraşırlar. Ve kafalarına yatmayan herşeye "neden?" diye bir anlamda itiraz ederler. İşte tasarım yapmak da böyle bir şey, duruma o çocuk gözleriyle bakmak. Neden diye sormak bizi nesnel kararlar vermeye yaklaştırır. "Canım istedi, bunu sarı yaptım" demeyiz, diyemeyiz.
------------------
You know there is a certain age when kids constantly ask questions, regarding all your explanations they react as "why?". They don't do this to annoy you, they are simply curious and want to understand. Whatever process they are inquiring they want to grasp all of the details. And whenever they stumble upon something that does not click with their reasoning they oppose and ask "why?". Designing is very much like this, investigating a situation with a child's eyes. Asking why brings us towards more objective decisions. We don't, we can't say "i made this yellow because i felt like it".
Hadi diyelim ki nedenini kabul ettirdin, peki nasılı ne yapacaksın? Öyle ya fikir dediğin şey sadece senin kafanda. Anlat anlatabilirsen...Artık masal mı anlatırsıııın, pantomim mi yaparsın, video mu çekersin, çizim mi yaparsın senin bileceğin iş...
--------------
Alright, let's say you have persuaded people with your idea, what will you do with the "how"? The thing you call an idea is in your head. Tell it if you can...It is up to you to tell it via a fairy tale, do a pantomime, shoot a video or draw...
İşte ben derdimi nasıl anlatırım diye kıvranırken bir şey öğrendim: Çizerek düşünmeyi. Oturduğum yerden bin tane parlak fikir üretebileceğimi ama o fikirleri mutlaka ifade etmem gerektiğini, en iyi fikrin işlenmiş fikir olduğunu öğrendim. (başka bir açıdan bakarsak en iyi proje bitmiş projedir :) Bir fikri işlemek demek onu denemek, bazen aylarca her gün çekiştirmek geliştirmek, bazen tamamen bozmak, yine olmuyorsa başa dönmek demek. O sabır insanın içine yerleşince hayatın her alanına uygulanabilir hale geliyor...
----------------
So i learned something as i was craving to express my ideas: Thinking while drawing. I learned that i can make up thousands of ideas sitting on my butt but i must certainly express them and the best idea is the one that is processed. (on another note the best project is the one that is finished :) Processing an idea means testing it, sometimes stretching and developing it for everyday over months, sometimes deconstructing it, if it does not work returning to the beginning. Once you have this patience settled inside, you can apply it to any area in your life...
Dün akşam pazen elbise denemeleri yaparken bir yerden sonra bilgisayar çok yavaş geldi, elime kalemlerimi aldım. Çizdim, çizdim...Çizdikçe ilk düşündüğüm hayal gitgide uzaklaştı, başka bir şey oldu. Bakarsınız sonunda hiçbirini yapmam, bambaşka bir elbise dikerim. Ama çizmesem olmazdı. Gülmeyin yahu ben de böyle bir deliyim :)
--------------
Last night as i was trying different flannel dresses i felt like the computer was too slow so i grabbed my pens. I drew and drew...As i drew more my initial dream faded away, became something else. Maybe i will not do any of these in the end, i will sew something completely different. But i had to draw. Do not laugh, this is the kind of crazy person i am :)
Sözlerime Penguen ile son veriyorum, işte durum budur :)
-------------------
I end my words with Penguen cover, a humour journal. This is the situation :)
-We still have hope as we did not go insane in 2015, right buddy?
+Hah ha! Yes, you are right buddy...
Aramiza hosgeldin o zaman. Biz zaten diyoruz, akillinin burda isi ne? :))
YanıtlaSilSaka bir yana durum tamda ozetledigin gibi, acaba cock gozuyle bakmadan, o yaptim- oldu desek, gitse ne olur ki?
Iki gundur benimde elimde kalemler bende habire cizip duruyorum. Az once mutfakta yemek yaparken coookkkk daha farkli birsey geldi aklima, cizdiklerim, arastirmalarim hepsi gitti cope:))
Ayyy bu pazen etkinliginden sonra hala akli basinda kalirsak ne ala!!! :))
Herkesin yaptıklarına heyecanla bakıyorum. Kendim de ne olursa olsun bir şey dikersem aferin diyeceğim :)
SilÖzge ,ilk çizimlere baktım aa Özge ne güzel denemeler yapmış dedim,sonra bir alta indim devam ediyor,yine indim devam ediyor,yine devam ediyor ...Vay be kaç değişik alternatif üretmişsin şaştım kaldım hem sabrına hem yaratıcılığına :)) Senin farklı olduğuna karar verdim ( iyi anlamda )Ben çok basit yaklaşıyorum sanırım,kafamda birden bir şimşek çakar,zihnimde bir model belirir ,buldum buldum diye sevinirim...Senden çok iyi bir tasarımcı olur valla Özgee,harikasınn
YanıtlaSil:) Bu kadar çizdim ama ufak bir sorun var :) Giysi kalıbı çizmeyi bilmiyorum. Varolan bir kalıbı alıp yukarıdakilerden birine benzetmem lazım. Umarım yüzüme gözüme bulaştırmam...
Silaslında dikiş dikmek de aynen tarif ettiğiniz gibi bir şey.Önce tasarlarsınız,sonra neden böyle tasarladığınızı düşünüp bu kumaşla bu model geçinebilir mi,nasıl geçinirler diye kafa yorarsınız sonra da dikersiniz.Sonuç bazen teoreminizi destekler nitelikte olur,bazen de teorem çöker tasarladığınızdan bambaşka bir buluş olarak karşınıza çıkar.Aslında sırf da bu yüzden dikiş dikmekten bir türlü vazgeçemez insan.Mevlüdem'in dediği gibi,akıllı adamın burada işi ne???
YanıtlaSilBir laf var ya "millet deliye ben akıllıya hasret", dikiş dünyası böyle galiba :)
Silbir de,ben sizi takibe almak istiyorum ama kabul etmiyor firend konnekt,yani takipteyim de makine hıı,dıt yapıyor bana
YanıtlaSilOy ben bu teknoloji işini bir türlü çözemedim. Nuray hocam da ilk denediğinde olmamıştı sonra izlemeye başladım dedi.Yandaki izleyenler kutusuna tıklayınca olmuyor mu?
Sil