31.12.2006

yetenek

Seni hep konuşurken dinlemeye alışmış bir kedinin şarkı söyleyişini duyduğunda şaşırması gibiydi hayat... Hani herşeyin düzenini bilme rahatlığını sürerken aynılıktan tedirgin olmak, yeniyle karşılaşınca afallamak, gerisin geri kaçmak; ama sonunda bunun pek de fena bir durum olmadığına karar vermek ve içten içe sevinmekti. Ben böyle bir adamdım işte... Kadınların çoklukla lanetlediği, nice kalpler kıran bu insan için mesele basitti. Girdiğim her kaba sığabiliyordum çünkü kabın dışında ben yoktum. Böylece bir insandan diğerine geçer oldum. Üstelik bir sanatçı titizliğiyle, çok da iyi yapıyordum bu işi. Herkesin övüneceği bir yeteneği vardı: Kimi alev yutuyor cam yiyordu; kimi tek ayak üstünde top sektiriyordu. Ben de uyum sağlıyordum.